Sözler Köşkü Youtube kanalında yer alan altyazılı İslami videolara ait içerikler bu kategoride yer almaktadır.
Başımıza gelen hastalıklar, kötülükler ve musibetler… Akla şu soru geliyor ”Allah bu musibetlere neden izin veriyor?” Hatta Ateistler bunu görünce şöyle söylerler. ”Eğer bir yaratıcı olsaydı, böyle musibetlere izin vermezdi.” Peki gerçekten öyle mi? Öncelikle şunu söyleyelim ki, kainatta kötülüklerin veya çirkinliklerin olması bir yaratıcının yani Allah’ın yokluğuna delil olamaz. Neden mi? Mesela bir müze…
Oo. Haşa kella ya. Yani nasıl bir insan böyle bir şeyi yazabilir ya? Kusura bakma bu taraflılıktır, bu şerefsizliktir yani. Yani sen söylüyorsan, ben de söylerim yani. Sen de şerefsizsin. Bugün Sözler Köşkü’ne aylardır gelen videoların altındaki en kötü, en berbat en böyle rahatsız edici yorumları toplamışlar arkadaşlar. Ben de ilk kez okuyacağım şu anda.…
Suratım tamamen şişmiş, kanıyor sürekli. Her tarafımdan kan geliyor. Uçak yere çarpıyor, zıplıyor, çarpıyor, zıplıyor. Sürüklenerek gidiyor, parçalanıyor. Beni koltukla birlikte fırlattı. Biraz ara verelim. Benim adım Adem Bileci. 1994 Van uçak kazasında sağ kurtulanlardan birisiyim. Ankara’da yaşıyorum. İşte böyle hayatımız daha devam ediyor. – Olaylardan biraz bahsedebilir misin? + Tabii. 29 Aralık 1994 tarihinde…
Bayağıdır gündemde dolaşan bir haber var. Güneşin tersten doğacağıyla alakalı, bilim adamları açıklama yapmış. Bu olay ne zaman olacak? Güneş tersten ne zaman doğacak? Belki bir çoğunuzun daha önce hiç duymadığı bir hadis-i şeriften bahsedeceğim. Peygamber Efendimiz (a.s.m)’ın kıyametle alakalı yaklaşık verdiği bir tarih var. O derece yakın bir kıyamet bizi bekliyor. E bu kadar…
-Bir kere görme hakkın olsaydı ilk neyi görmek isterdin? -Hiç gözlerin görmüyor diye isyan ettin mi? -Hayalinde dünya nasıl bir yer? Hep renkleri duyuyorum. İşte örnek veriyorum siyah kazak. Hep bunları duyuyorum ama siyahın nasıl olduğunu çok merak etmişimdir. -Daha önce hiç rüya gördün mü? Ben rüyamda böyle annemin ölümünü görmüştüm. Ben hayatımda her zaman…
“Ya bu tesettür mevzusu benim için çok zor. Yani bana deseler bin rekat namaz kıl, kılarım. O kadar zorlanıyorum ki.” diye… Ya kadınların imtihanı da bu. İşte “Çevremdekiler ne der?” İş yerinde sıkıntı yaşar mı? “Bir dakika bir dakika, ya tesettüre girer de sonra açılırsam. Ya evde kalırsam?” “Sizce ben bu ortamda nasıl sabredip kapanabilirim…