Eşcinsel imamdan olay sözler! Ben burada ateist imamı okudum, hatırlıyor musunuz? Ateist imam! Ya hocam, ateist imamı olur? Profesyonel bu. Profesyonel bir imam. Ben, olaya profesyonel bakıyorum. İnanmak, inanmamak önemli değil. Maaşımı alırım, namazımı kıldırırım, işime bakarım. Bu, ondan bir kademe düşük. Eşcinsel imam! Bunu da gördüm ya şu dünyada, daha artık gözüm açık gitmez. Daha başka bir sapıklık tahmin etmiyorum. ABD’li eşcinsel imam Abdullah: ”Kur’an’ın eşcinsellerin cezalandırılmasını özellikle belirtmediğini söyledi.” Kur’an, eşcinsellerin cezalandırılmasını özellikle belirtmemiş. Yani ne demek istiyor burada? Kur’an’da eşcinselliği yasaklayan hiçbir ayet yok. Vallahi yalan söylüyor. Yalan. Lut aleyhisselamın başından geçen olayları hiç okumamış. Yahut da okumuş; üstüne alınmamış. Anlatıyor burada; evet, bazı şeylerden bahsediyor ama bizi alakadar etmiyor. Bizden değil bu. Bizden bahsetmiyor Allah. O zamanla alakalı; tarihselci. Ülkemizde bazı sapık ilahiyatçılar var. Nedir bunlar? Tarihselciler. ”Ayetlerin büyük çoğunluğu peygamber zamanını anlatıyor; bu zaman için geçerli değil.” ”Dolayısıyla yahudi de kardeşimizdir, müslümandır; hristiyan da müslümandır, hep beraber kol kola, el ele tıpkı eşcinseller gibi cennete.” diyorlar. Bunlar tarihselciler. Ayık olun. Bol miktarda mutezile içerir bu sapıklar. Şimdi bu imam Abdullah diyor ki: ”Kur’an’da hiçbir ayet yok.” Abdullah’ın açıklaması çoğunluğu müslüman ülkelerdeki onur yürüyüşlerinde alınan sert tedbirlerden sonra geldi. Bu eşcinseller yürüdükten sonra, bu bir bakmış; binlerce eşcinsel insan yürüyüş yapıyor falan: ”Aaa, ben de eşcinselim; benim de artık bunu açıklamam gerekiyor.” demiş. Oradan, bir kalabalıktan cesaret almış ve eşcinsel olduğunu açıklamış. Söz, şu: ”Kur’an’ın hiçbir kısmında eşcinsellerin cezalandırılmasından bahsedilmez.” diyen Abdullah… …”Tarihçiler de, Muhammed peygamberin eşcinselliğe dair hiçbir söylemini bulmamıştır.” diyerek tezini savunuyor. İkisi de yalandır. Ayetlerde Allahu Teala hazretleri, Lut aleyhisselamın ağzından bu olayın ne kadar rezalet bir iş olduğunu anlatıyor. Lut aleyhisselam kavmine diyor ki: ”Siz, kadınları bırakıp, erkeklere gidiyorsunuz öyle mi? Allah’a yemin olsun; siz, sizden önce hiç kimsenin yapmadığı aşağılık bir şeyi yapıyorsunuz, aşağılık bir şeyi yapıyorsunuz.” Lut aleyhisselamdan önce ne kadın kadına, ne erkek erkeğe eşcinsellik yok. İlk o peygamberin döneminde oldu bu livata (eşcinsellik). Allah ayette aşağılıyor. Allah’ın peygamberi ayette: ”Bu, çok tahkir edici (çok kötü bir şey).” diyor; bu imam üstüne alınmıyor: ”Yok öyle bir şey, Kur’an’da yasaklayan hiçbir şey yok.” diyor. Rasulullah aleyhisselama dönelim. O konu hakkında birçok hadis-i şerif var. Aklıma gelen bir iki tanesini söyleyeyim. Efendimiz aleyhisselam buyurdu: ”Bir erkek üç defa livata yaparsa, bir daha o işi bırakamaz. Livata, erkek erkeğe ilişki demektir. Erkek, kötü bir erkekle yakınlaştı. Yakınlaşması ilerledi, aynı odada kaldılar; şehvetten konuşma, zinadan konuşma, şu, bu, yakınlıkları ilerledi ve eşcinsel ilişkiye girdiler. Livata yaptılar. Bu olayı diyor Efendimiz aleyhisselam üç defa yaparlarsa, bir daha bırakamazlar. Bu, artık bir hastalık haline gelir. Şimdi eşcinsellerin savunduğu tez nedir: ”Biz doğuştan itibaren böyleyiz. Biz hasta doğduk. Bu, bizim isteğimizle olmuş bir şey değil.” Bu, yanlıştır. Sen, o şartlara kendini zorladın. Kötü insanlarla beraber oldun, birkaç defa bu olayı yaptın ve Peygamberimiz aleyhisselamın tespitiyle: bunu üç defa yaptıktan sonra artık bırakamaz oldun. Tıpkı üç defa damarına uyuşturucu, eroin enjekte eden adam gibi. Bu eroini üç defa enjekte ettikten sonra senin işin bitti. Evde satmadık hiçbir şey bırakmazsın. Her şeyi satarsın. Tek bir planın olur: eroin bulmam lazım. Eşcinsellik de bunun gibidir. Şimdi, burada suçlu Allah mı, sen mi? Sen yaptın. Sen! Bu eşcinsel imam suçu kime atıyor? ”Allah beni böyle yarattı.” Efendimiz aleyhisselam buyuruyor yine: ”Allah, livata yapan erkeğe ve kadına lanet etsin.(hadis-i şerif)” Hani yoktu. Ama bunlar görmek istemediği için, yaşamlarına müdahale ettiği için ayet ve hadislerden bazıları; müdahale ediyorsa bu ayetleri kaldıralım, bu hadisleri kaldıralım. ”O zamanla alakalı.” diyorlar, işten sıyrılmaya çalışıyorlar. Aktarılan habere göre: diğer imamların ve müslümanların tanışmayı reddettiği Abdullah, hiçbir imam ve hiçbir müslüman bununla tanışmak istemiyor; kaçıyor. Bak! ben, bizim diyanete sesleniyorum: bu tarz ateist imammış, yok eşcinsel imammış; bizim arnavutların camisine vermeyin. Sakın. Her tarafa verebilirsiniz; bizim arnavutlar bu işlere anormal ters bakarlar. İmam kalmaz ortada; haberiniz olsun. Ben uyarıyorum; bunlar tehlikeli adamlar. Herkesin tanışmayı reddettiği Abdullah; kadın ve erkeklerin yan yana namaz kılmasına izin vermesinden ötürü eleştirilere maruz kalıyor. Buyurun buradan yakın. Bir tane daha çam devirdi. Abdullah’a göre: kadınlarla erkekler yan yana, kardeş kardeş namaz kılabilirmiş. İslamiyette var mı kadın erkek yan yana namaz? Muhakkak aralarında setre olacak. Bir perde yahut bir tahta olacak, bir bölme olacak yahut da bölme yoksa, Rasulullah aleyhisselamın sistemi olacak: erkekler, çocuklar, kadınlar en arkada. Efendimiz aleyhisselamın mescidinin usulü budur. Ama bu Abdullah ne yapıyor? ”Kadınlar da aynıdır, müslüman kardeşiz biz ya yan yana” diyor; kadınlarla erkekler yan yana namaz kılıyor. Fıkıhta ne oluyor? Fıkıhta: erkeğin yanında, sağında ya da solunda ya da önünde bir kadın varsa, erkeğin namazı kabul olmuyor. Şimdi, bu Abdullah’ın mescidine giden kaç tane erkek varsa boşuna gidiyorlar, haberleri yok. Aynı zamanda imam Abdullah, kadınların namazı yönetmesine de izin veriyor. Buyurun, bir tane daha çam gitti, bir tane daha. Kadınların namazı yönetmesi ne demek? Kadınlar da imamlık yapabilir demek. Peki, İslamda kadınlar imamlık yapabilir mi? Tahrimen mekruhtur. Kadının imamlığı yoktur. Nafile namaz kılıyorken bile kadınlar, bir tane kadın öne geçip imamlık yapamaz; ayrı ayrı kılacaklar. Hüküm, budur. Abdullah buradan da girmiş. Mezhepsiz, reformist bir adam. Eşcinselliğe ne uygun? Ehl-i sünnet vel cemaat uymaz. Ne yapacağız biz? Reformist olalım. İslamın bir kısmını alalım, bir kısmını reddedelim. Bu şekilde, istediğimiz kaba uydururuz. İmam Abdullah: ”Biz, insanları toplumsal cinsiyetine veya cinsel yönelimlerine veya müslüman veya gayr-i müslim olmalarına göre sınırlandırmıyoruz…” Ne kadar geniş görüşlü bir adam be! Ne kadar ince yürekli bir adam! Budist ol sen ya. Hepsi, bütün insanlar güzel, herkes güzel, müslümanları yakmak serbest; budist ol sen. ”…ve insanlar ibadet etmek için geliyorlar camiye.” diyor. Abdullah, on beş yaşındayken ebeveynlerine açılmış ama otuz üç yaşına kadar müslüman olmamış. İmam olduktan sonra AIDS’den dolayı ölen bir eşcinsel müslümanın cenazesinde namaz kıldırmış. Diğer imamlardan hiçbiri merhumun cesedini yıkamaya yanaşmamış ve bu, Abdullah’ı derinden etkilemiş. Vay be! Ne kadar ince bir hareket! Şimdi, eşcinsel bir adamın cenazesi yıkanır mı, namazı kıldırılır mı? İslama göre kıldırılır. Müslümandır; fasıktır, büyük günahkardır. Onun günah olduğunu inkar etmedikçe müslümandır. Allah affeder yahut affetmez, Allah’ın bileceği iş. Ama imamlar tepki olsun diye belki yıkamamışlar, namazını kıldırmamışlar. Bu da ne yapmış? İmamları görmüş böyle: ”Aaa, siz eşcinsellere böyle mi yapıyorsunuz? Ben daha fazla eşcinselim bundan sonra be, size inat değil mi ya?” Bunun inadı olur mu ya? Sen, Allah ile mi inat yapıyorsun? Fıtratını bozuyorsun, kişiliğini, insanlığını bozuyorsun. İşid’in eşcinsel erkekleri çatıdan aşağıya atan militanların fotoğraflarını ve videolarını hala düzenli olarak yayınlıyor. İşid düşmanıymış. İşid eşcinselleri buluyormuş, böyle yukarıdan aşağıya atıyormuş, çatılardan. Bu da görüyor bunları, eşcinselleri attığını falan, ”İşid’e karşıyım ben, ben sağlam müslümanım.” diyor. Buna rağmen yakın zamanda Paris’te eşcinsellere açık olan bir cami açıldı. Allahu Ekber ya! Zaten bu, müslüman bir ülkede açılmaz. Kafir ülkelerde açılır. Sapıtsın müslümanar diye, garip garip şeyler açıyorlar. Açık bir eşcinsel olan imam Muhsin Henrik Güney Afrika’da Cape Town’da düzenli bir şekilde namaz kıldırıyor ve aynı zamanda eşcinsellik ve İslamın çelişki içinde olmadığını düşünüyor ve insanlara bunu anlatıyor. Allah aşkına ya. Bu nasıl bir sözdür ya! Eşcinsellik ve İslam çelişki içinde değildir! Birbirini kınamaz! Subhanallah. Bu bizim sokakta koşturan, yürüyen o yüzlerce eşcinsel vardı ya, gidin onlara bir sorun: şeriat hakkında ne dersiniz? Hani diyor ya bu: ”Çelişki içinde değil, birbirini kötülemez.” O eşcinsellere sorun: İslam hakkında ne dersin? Şeriat hakkında ne dersin? ”Öcü işi, o. Çağ dışı kalmış, geride kalmış bir akıl; biz, onu kabul etmiyoruz. Allah’ın bizi yönetmesini kabul edemeyiz.” hepsi bunu der. Hepsi, İslama karşı. Hem İslama gelin: Kur’an ve sünnet eşcinselliği yasaklamış ama ger gör ki bu imam diyor ki: ”Birbirini reddetmez, gül gibi geçinir giderler.” Bu, senin fantezin imam kardeş, senin fantezin. Sen sapıtmışsın. Allahu Teala, bu kardeşimize hidayet nasip etsin. Amin.
Tebliğ et!