İşte, günah böyle bir şey kardeşim. Seni tetikleyen sebepleri bulacaksın. Arkadaşın mı tetikliyor seni? Küfür etmene arkadaşın mı vesile oluyor? Kadına, kıza bakmana arkadaşın mı vesile oluyor? Bu tetikleyici sebebi terk et. Bu arkadaştan uzaklaş ya! Sohbetlere gitmene engel olan kim? İçinde böyle bir istek var: ”Benim her hafta bir sohbet meclisinde bulunmam lazım.” Ama birileri seni buradan engelliyor. Bu tetikleyici sebeptir. Bu adamdan uzak dur. Diğer adamlara yakınlaş. Erotik filmleri ya da çıplak klipleri izlemene sebep olan kim? ”Mahallemizdeki Niyazi, hocam. Suçlu o.” Niyazi’yi terk et. Niyazi’den uzaklaş. Yoksa bundan kurtulamazsın. Yine, bu kardeşlerime neyi tavsiye ediyorum? Bilgisayarlarını nereye alacaklar? Annesi, babası nerede oturuyor? Onların televizyonları, oturma odası nerede? Bilgisayarını alacaksın, öyle bir köşeye koyacaksın ki anne baba seni her an görebilecek. ”Ya hocam, bu bize ağır gelir ya sıkıntı verir.” Sıkıntı versin, cehenneme girmekten iyidir. Ateşe girmekten iyidir. Resulullah Aleyhisselam buyurdu: ”Yabancı kadınlara şehvetle bakanların gözlerine ateşten millerle, mil çalınır.” Bir mumun -erimiş olan- o derinin üstüne gelen ısısına dayanamıyorsun. Mum eriyor, bir iki damla üstüne geliyor derinin dayanamıyorsun. ”Eyvah, yapmayayım bunu.” diyorsun. Bu ateş değildir, bu su da değildir. Bu erimiş olan bir mum parçasıdır. Buna bile dayanamıyorsun. Gözlerine mil çekilecek. Dünya ateşiyle değil, yetmiş derece daha fazla olan cehennem ateşiyle… Ve meydan okuyorsun: ”Bir şey olmaz ya, bir şey olmaz ya!” Çok şey olur kardeşim. Sakın ola Allah’ın ateşine meydan okuma. Sakın! Bu dünyada hiç kimse buna karşı gelecek değildir. Hiç kimse… Şu hâlde kardeşler, bizi bu günahlara götüren ve götürecek olan sebepleri iyi analiz edeceğiz, bunları terk edeceğiz. Terk ettiğimiz zaman göreceksiniz ki teker teker bu kötü ahlaklar da yerini güzel ahlaklara bırakacak. Allah bizi kurtarsın. (Amin) Amin.
Tebliğ et!