‘…Bizi zamandan başka hiçbir şey yok edemez, helak edemez. Bu konuda onların hiçbir bilgisi yoktur.’’ (Casiye 24) Allah onlara bilgisiz diyor. Bilgisi yoktur demek ne demek? Bilgisiz, cahil. Ateistler cahildir. Ateistlerin bu konuda hiçbir bilgisi yoktur. Sadece sallamayla iş yaparlar, boyuna sallarlar. Kardeşim niye ilimle konuşmuyorsunuz? Niye bilgiyle konuşmuyorsunuz? Niye delil getirmiyorsunuz? Kainatın yaratılışına dair Big Bang’i söylediniz. Araştırmalar yaptınız. Benim kitabım on dört asır önce söyledi bunu. Bana bir tane nakil getir. Bırak 14 asır önceyi 4 asır önceden büyük patlamaya dair bir tek nakil getir. Bu kutsal kitap 14 asır önce büyük patlamayı, yerler ve gökler bitişik iken biz onları ayırdık. Bitişik iken, yerler ve gökler. Biz onları ayırdık. Ayet açıktır. Benim kitabım meydan okuyor. Hadi sende bir tane nakil getir bakayım, bir bilgi kırıntısı getir, Ama getiremiyor. ‘Patlama oldu’ diyor. Bunu kabul ediyor. Ondan sonra sapıtıyor. Ve şöyle diyor ‘patlamadan hemen sonra. Bir patladı Venüs oldu. Bir kütle gitti o tarafa Jüpiter oldu. Bir kütle bu tarafa gitti Ay oldu. Bir kütle o tarafa gitti Dünya oldu. Hepsi müthiş bir sistemli yörüngeye tesadüfen oturdu ve hayat böyle ortaya çıktı. Peki, ilk insan ilk canlı. İlk canlı hücreler. Bir tane hücre kendi kendine oluştu. Kendi kendine hiçbir şey oluşmaz. Nereden uyduruyorsunuz bunları? Bir bilgi kırıntısı getirsinler bakayım diyor Allahu Teala onlara. Bir ‘Bilgi kırıntısı’ ’Delil‘ de demiyor bak. Bilgi kırıntısı demek delilin aşağısı demektir. Madem iddialarında samimiler. Bir bilgi kırıntısı getirsinler. Bilgi kırıntısı falan yok. Hiçbir şey yok. Boyuna sallıyor. ‘Onların bu konuda hiçbir bilgisi yoktur. (in hum illâ yezunnûn) Onlar ancak bir zanna uyuyor’ bir zan ediyorlar… Bir zan. Bana göre bu konu böyledir. Bakın bu bir zandır. Bu bir tahmindir. Ben bu konuda böyle düşünüyorum. Kardeşim delilin nedir? Ben ahiret hayatının olmadığını düşünüyorum. Delil? Delil söylemen lazım. Akıllı bir Müslüman sallama ve saçma konuşan bir adamı gördüğü zaman ona ne der ilk olarak? ‘Bana bu konuda bir delil getirebilir misin?’ ‘Ben şefaatin olmadığına inanıyorum. Bana mantıksız geliyor saçma geliyor’. Delilin nedir? Ben sana şefaatın olduğuyla alakalı on tane ayet söylerim yirmi tane de hadis söylerim. Sen bana delil söyle. Delil yok. ’Mantıklı gelmiyor’ diye bir açıklama olur mu? Ateistler, o üç tanrıya tapanlar. İlk tanrı neydi? Tabiat, hayat. İkinci tanrı neydi? Zaman. Tabiat yaratır zaman yok eder. Üçüncü tanrı ne? Zan. Güncel deyimle ‘ego’, ‘bence’. ‘Ben böyle düşünüyorum. Ben Müslümanlardan daha iyi bilirim.’ Ego, kibir, adamı ebedi olarak ateşe götürmek için yeterlidir. Sana bakıyor. Senin bir din adamı olduğunu görüyor. Verdiğin deliller karşısında delil üretemiyor. Ama buna rağmen ‘ya hocaların hepsi sahtekardır’ diyor. Kapatıyor gidiyor. Kardeşim nasıl genelleme yapıyorsun? Genelleme yapamazsın. Biz Yahudilerin hepsi zalimdir diyor muyuz? Yahudilerin içinde Siyonistler vardır. Siyonist ne demek? Dünyadaki tüm Müslümanları kendisinin kölesi olarak gören adam demektir. Ama Yahudilerin hepsi böyle düşünmüyor ki. Şu halde hepsine zalim demiyoruz. Sen de niye Müslümanlar içinde dini anlatan insanlar olduğu zaman insanları ahlaka, edebe, Allah korkusuna, Allah sevgisine sevk eden adamları gördüğün zaman hemen aşağılayabiliyorsun?
Tebliğ et!