Gülenizm İmparatorluğu neden helak oldu? Birkaç madde yazdım, onu nakledeceğim. Neden helak oldu? Bakın, Dünya’nın her tarafında okullar açmış bir imparatorluk. Amerika’nın ve Mossad’ın (İsrail’in) desteğiyle, her tarafta okulları var. Her tarafta yönetim kadrosuna adam yetiştiriyor ve o ülkeleri içerden fethetmeye çalışıyor. Bizim burada yüzde 30’una, yüzde 40’ına kadar geldi fakat geri kalan yüzde 50’lik, 60’lık vatanseverler izin vermedi. Birliklerinden çıkmaya çalışan bir sürü vatan haini askeri, birliğin içindeki vatanseverler durdurdu. Helal süt emmiş çok insanımız var kardeşler. Bak onlarca birlik var, içerdeki vatanseverler karşı koyuyor. Ya aletleri bozuyor, ya emri dinlemiyor, ya baskın yapıyor. 20-30 tane kafa askeriyle baskın yapıyor, generalleri esir alıyor. Allah bize yardım etti, elhamdülillah. Tuzaklarını başlarına çevirdi. Yine bir video gördüm, sosyal medyada. Sanıyorum, Kayseri’den olacak. Bir birlik merkeze geliyor, yönetime el koyacak, valiliği ele geçirecek. Vali de emniyet müdürüne emir veriyor: ‘O birliğin geleceği nokta belli, oraya polislerinle beraber git ve yolu kes! Emniyet Müdürü sandalyeyi koymuş, bacak bacak üstüne atmış, polisler yanında; karşı tarafta askerler zırhlılarıyla beraber tanklarıyla beraber geliyorlar. Asker komutanı müdürün yanına geliyor, diyor ki: ‘Şehre inmem lazım Genelkurmay’ın emri var.’ Bu darbeci askerlerin ağzında tek bir tabir vardı? Ne diyorlardı? ‘Genelkurmay’ın emri var, sivillere sıkın.’ Var mı böyle bir emir? Yalan. Yalan, yok. Emniyet Müdürü ne diyor? ‘Valinin bana emri var, sizi buradan geçirmeyeceğim, gerekirse çatışırız.’ Bu videoyu seyredin. Asker ne yapıyor? Bunlar, tıpkı Yahudiler gibi korkaktır, korkaktır bunlar. Satan satana şimdi kardeşlerini, satan satana. Aman benim alacağım yirmi-otuz sene azalsın, on beş seneye düşsün, kardeşimi satayım. Hani dava arkadaşıydı, şimdi satan satana. Batıl bir dava olunca, satarsın. Bunlar korkak, tıpkı Yahudiler gibi ölümden çok korkuyorlar. Ne dedi Emniyet Müdürü böyle deyince? ‘Tamam, arkadaşlar geri dönüyoruz.’ Darbeci asker geri döndü. Ertesi gün paketlemişler, almışlar, şimdi hesap veriyor içeride. Bu imparatorluğu Allah neden helak etti? Bu başlıkları iyi anlamazsak, önümüzdeki yıllarda kurulmak istenicek olan yeni cemaatlere, yeni sahte dindarlara fırsat vermiş oluruz. Bunlara fırsat vermemek için neden helak olduklarını iyi anlamamız lazım kardeşler. Bir, Türkçe Olimpiyatları denilen rezalette 15 yaşındaki kızları dans ettirip, şarkı söylettiler ve ‘Resulullah bundan razıdır, o bizi ziyarete geldi.’ diyerek, rüyalarına yalan kattılar. Hatırlamıyor musunuz bundan dört-beş sene önce? İlk yaptığım reddiyelerdendir: Türkçe olimpiyatları… Devlet kademesinden bile insanlar katıldı buraya. Ve Müslüman kardeşim ne dedi? ‘Ne kadar güzel bir dine hizmet.’ Müslüman kardeşim, sarıklı, sakallı, cübbeli kardeşim, çarşaflı Müslüman karısını aldı, gitti bu stada bunları seyretmeye ve şöyle dedi: ‘Bu ne kadar güzel bir hizmet. Çıplak kızlar karşımızda şarkı söylüyor, Türkçe şarkı söylüyor.’ İster Türkçe söylesin, ister Arapça söylesin, 15 yaşında kız değil mi bu? Buluğa ermiş mi? Ermiş. Bunun şarkı söylemesi bir, haram. İki, bunu şarkı söylerken dinlemek haram. Ve sen Müslüman kardeşim, bu kadar sakal bırakmış, sarık cübbesi olan, yanında çarşaflı Müslüman karısı olan Müslüman kardeşim, sen buna nasıl güzel dersin? Bu küfür değil midir? Allah’ın haramlarından bir harama güzel diyene ne olur? Kafir olur, kafir olur. İşte Müslümanlar ne dediler buna? ‘Çok güzel bir şey.’ Ehl-i sünnet olan cemaatlerden, Kur’an’ı ve sünneti bilen cemaatlerden reddiyeler gelince ne dediler? Savunmaya geçtiler. ‘Bizim cemaatimizin ileri gelen kardeşleri rüyasında Resulullah’ı görmüş, o da bizim Türkçe Olimpiyatları’na gelmiş, bu kızları o da seyretmiş. Zaten memnun olmasaydı gelmezdi.’ Yuh, sizin yalanınıza be! Allah’ın peygamberi içki meydanına gelir mi? İçki meclisine gelir mi? Allah’ın peygamberi kızların şarkı söylediği, erkeklerle kucak kucağa dans ettiği yere gelir mi? Allah’tan korkmuyor musunuz siz? Bir de peygamber adına yalan uyduruyorsunuz. Resulullah buyurdu, sallallahu aleyhi ve sellem; ‘Yalancıların en büyüğü, rüyasına yalan katandır.’ Kimmiş en büyüğü? Rüyasına yalan katandır. Ben manevi bir işaret gördüm, sen bana bunu ver. Kendi menfaatine lazım olan bir şeyi istemek için karşı taraftakini aldatmak adına ne diyor? ‘Ben rüyamda bir Allah dostunu gördüm, bana dedi ki: ‘Şu kardeşinden git, iste o verecektir.” O da diyor ki: ‘Ya, öyle mi be! Al kardeşim şu 200 TL’ yi tamam ya! İşaret var burada.’ Yalan. Dini, kendi menfaatine alet ediyor. En büyük yalancı budur. Cemaatin, bu terör örgütünün, helak olmasının en büyük sebebi bu. Allah’ın haramına helal dediler ve Allah’ın peygamberinin adını kullandılar. 2- Faizle çalışan bankaları batmasın diye bankaların kapısında Kur’an okudular. Görmediniz mi o ablaları? Başörtülü kızlar cop yerken meydana çıkmayan ablalar, ‘Aman faizle çalışan bankamız batmasın!’ diye, Kur’an aldılar, cevşen aldılar, bankaların önünde Kur’an okudular. Poz yaptılar, poz. Allah adamı helak eder, daha Dünya’da iken rezil eder. Buyurun! 3- Sırf devlet içinde istedikleri noktalara atamalar yapılmadığı için ümmete faydası olan Müslüman liderlere beddua ettiler. Darbe tuzaklarının Allah tarafından bozulmasının bir sebebi olarak da üç milyon Suriyeli kardeşimize sahip çıkmaları ve dualarını almalarını vesile olarak görüyorum. Şimdi, hükümetten bazı isteklerde bulundular. ‘Bizim şu kilit noktalara, istediğimiz noktalara, bizim adamlarımızı koyacaksınız.’ Hükümet de dedi: ‘Hayır, devlet içinde ayrı bir devlet olmaz, koymam.’ Bunlar ne yaptı? Hemen, 17-25 Aralık Polis ve Yargı Darbesi, tutmadı. Bu kadar sistemli bir tuzak, Allah onu da bozdu. Tutmadı. Polisleri ve yargının bir kısmını içeriye aldılar. Bu tutmayınca asker darbesine girdi bu sefer, bu da tutmadı. Sırf kendi istekleri olmadığı için ümmete en büyük faydası dokunan şu hükümeti devirmek istediler. ‘Hocam delil verebilir misin? Ümmete en büyük faydası dokunan dedin.’ Delil? Üç milyon Suriyeli Müslümana şu anda kim bakıyor? Müslümanlar bakıyor, bu başımızdaki adamlar. Kimin parasıyla? Bizim paramızla, evet. Bundan razı mıyız? Köküne kadar razıyız, Allah bin kere razı olsun. Benden giden ne varsa feda olsun, helal olsun. Resûlullah Aleyhisselam buyurdu: ‘Az sadaka, çok belayı def eder.’ Ben ihtimal veriyorum ki Allah Teala bu hükümetin başındaki, bu darbe belasını bu ümmete verdiği sadakalar sebebiyle kaldırdı. Ben buraya ihtimal veriyorum. Üç milyon insanın bütün gıdasını karşılıyor, temizliğini karşılıyor, giyimini karşılıyor, sağlığını karşılıyor. Her hafta, 250-300 çocuk dünyaya geliyor Suriyelilerden. Kim bakıyor bunlara? Müslümanlar bakıyor. Allah, bu başımızdakilere zeval vermesin kardeşler! (Amin!) Sırf bu yaptıkları işlerden dolayı, bak üç milyon ümmete bakıyorlar ya, her gün ben bu adamlara dua ederim. Partiyle, pırtıyla benim asla işim olmaz. Siyasetle uğraşmam. Ben bakarım Müslümana kimin faydası var? Kim bu dine, bu ümmete fayda veriyor karınca kadar? Gece-gündüz o adama dua ederim. Ben şu anda, her gün bu adamlara dua ediyorum. Üç milyon Müslüman kardeşimin açlıktan ölmesine engel oldukları için. Peki, bu fetöcüler ne yapıyor? ‘Bunları sınır dışı edin, bunlara bakmak zorunda değilsiniz.’ Peki bu Kemalistler ne yapıyor? ‘Çıkartın bunları!’ ‘Birinci olursam, seçimi kazanırsam ilk yapacağım iş Suriyelileri memleketine yollamaktır.’ demedi mi o? O garip adam (!) Normal bir adam değil, garip bir adam. Demedi mi öyle? Seçimi kazanayım bana oy verin, dedi. Ey Türkiye’deki Müslümanlar oyu bana verin! dedi. ‘Birinci olursam hemen bu Suriyelileri ülkelerine yollayacağım.’ Ülkelerine yollayacağım ne demek? Bombalasın. O Yahudi’nin köpeği Esed, her gün bunları bombalasın, üç milyon günbegün günbegün soykırımla yok olsun, gitsin. -Ee Müslüman bu. -Umrumda değil. Ben Kemalist’im. Benim İslam’la alakam yok. Bu kafadaki adama oy veren Müslümana Allah hesap sormaz mı? Vallahi büyük hesap sorar, fena hesap sorar! Cemaatin helakının üçüncü sebebi budur. Dördüncü sebep, adam yerleştirme gayretine girdiler. Halbuki, cemaatlerin görevi adam yetiştirmektir, yerleştirmek değildir. Liyakatli olmayanı, sırf bizdendir, diye göreve sokarsan daha layık ve ehil olanın hakkına girmiş olursun. Ehl-i sünnet olan cemaatin görevi nedir? Devlet kademesine bizim adamlarımızı koyalım, değildir. Bu cemaat ehl-i sünnet değildir. Ehl-i sünnet ise gittiğin cemaat şöyle der: ‘Bizim iyi adamlar, samimi müslümanlar yetiştirmemiz lazım.’ ‘Devlet onu ya kullanır ya kullanmaz, bizi ilgilendirmez.’ Devlet kademelerine sokma gayretimiz yoktur. Çünkü Allah ahirette bize şunu sormayacak: ‘Sen neden devlet kademelerine, içişleri bakanlığına, emniyete, yargıya adamlarını sokmadın?’ Allah, Kerem Hoca’ya bunu sormayacak. Allah, bize şunu soracak: ‘Sana verdiğim ilimle güzel müslümanlar yetiştirdin mi?’ İşte, Allah bize bunu soracak. Sen iyi insan yetiştir, devlet ister bunu alsın ister almasın. Amaç, gaye bu olacak. Ama bunlar ne yaptılar? ‘Hayır, ehil olsa da olmasa da MİT’in başında benim adamım olacak.’ ‘Ehil olsa da olmasa da ordunun başında benim adamım olacak.’ Bu kul hakkına girmek oluyor. Ehil olmayan bir adamı başa getirdiğin zaman, bu kıyamet alametidir. Kıyametin en büyük alametlerinden bir tanesi nedir? Ehil olmayanlara, emanetin verilmesidir. Polis sınavlarından çakanlar, askerlik okullarından çakanlar… Adam okula gidiyor 90-95 puan almış. Fakat, sırf fetöcü olmadığı için, cemaat okullarından gelmediği için, CV’si belli. Ne yapıyorlar? Günde bir saat iki, saat uykuyla eğitim yaptırıyorlar. Adam çakıyor, bayılıyor eğitim yaparken. Bu, diyor arızalı, ordudan atıyor. Bu kul hakkı değil midir? Allah bunun hesabını burada sormaz mı? Daha burada adamı rezil etmez mi? İşte, rezil etti. Binlerce beddua aldılar bu öğrencilerden, bu talebelerden, seçilemeyenlerden, atılanlardan, ordudan atılanlardan binlerce beddua aldılar. Beş yüz tane balyoz davası gereği atılmış olan havacıyı devlet geri çağırmış. ‘Gelin, sizi tekrardan bir muayene edeceğiz, kontrol edeceğiz. Sağlığınız ne durumdadır? Çünkü şüpheli bir durum var.’ Eğer sağlığınız yerindeyse sizi tekrar hava grubuna alacağız, hava kuvvetlerine alacağız. İnşallah, birçoğunun sağlam çıkacağını düşünüyorum. Bunlarda din iman yok, Allah korkusu yok. Kul hakkına girmişim falan, bizim amaca giden yolumuzda kimi ezdik, kime bastık önemli değil. Nasıl harama girdik falan, bu önemli değil yeter ki amacımız yerine gelsin. Kafa bu, plan bu. Rahmetli Erbakan Hocamız otuz sene önce söyledi. Bakın, bir adam basiretli olduğu zaman farklı oluyor. ‘Çocuklarınızı imam hatiplerden alıp bu Fethullah’ın okullarına verirseniz, Yahudi’ye asker vermiş olursunuz.’ Daha ortada bir şey yok, bu kadar kuvvetli değil. Ama Erbakan Hoca basiretli bir adam olduğu için, kimler tarafından desteklendiğini gördüğü için anlıyor ki bu çocuklar Yahudi’ye asker olacak. Yahudi’ye asker oldu mu? Oldu. Mossad’dan emir aldı, CIA’den emir aldı, FBI’dan emir aldı. Hepsinin bağlantısı var. Üst akıl olmadan bunlar bu işi beceremezler. Üst akıl var; Mossad, CIA, İngiliz bu üçü var. Bütün ifadelerden bu çıkıyor. Erbakan Hoca, 25-30 sene önce söyledi. ‘Yahudi’ye asker vermeyin, çocuklarınızı İmam Hatip’e verin, bu adamın okullarına vermeyin.’ Ama aileler naptılar? ‘Bunlar çok gelişti, çok kuvvetlendi, geleceği de parlak görünüyor.’ ‘Devlet kademelerinde yer alıyorlar, iyi para getirir.’ dediler. İyi para getirir, he? Elli bin tane memur açığa alındı. Devlete kapağı atalım rızkımızı buluruz, diyenler, 50 bin memur açığa alındı. Ben kızımı memurdan başkasına vermem, diyen babalar… Noldu? Noldu senin memurlara? Şu anda bu ülkede hiçbir tanesi iş bulamaz. Çantacıya, çırak olur ancak. Yargıda adam, hakim, yargıda hakim, bundan sonra ancak çantacıya çırak olur. Başka bir şey olamaz, Allah böyle bir rezillik verir adama. Kul hakkına girdiniz, bunun hesabı ahirete kalmaz, burada ödenir, sonra ahiretteki başka onu da göreceksiniz, daha gelmedi o.
Tebliğ et!