Yanlış bir din öğrenirsen, elli yıllık yüz yıllık yeni uyduruk dinleri öğrenirsen; müslüman diye zannedersin kendini ama hakikatte müslüman olamazsın. Bakın; bir arkadaşım iki hafta kadar önce bana bir sual sordu. Cevabını yazdım buraya getirdim, nakledeceğim inşallah. İnsanların durumuna bakın, ”ben müslümanım” diyen adamların durumuna bakın; ”Hocam selamun aleyküm hayırlı kandiller. Bir sorum olacaktı: Benim bir arkadaşım ”ben aleviyim, bizde namaz yoktur” diye namaz kılmıyor. Bu doğru bir davranış mı?” Kardeşim ne demek bizde namaz yoktur ya? ”Ben aleviyim” ne demek? ”Ben Hz. Ali’yi çok seviyorum” demek. Peki, ehl-i sünnet vel cemaat müntesipleri Hz. Ali’yi sevmez mi? Biz hepsinden daha çok severiz. Neden? Çünkü imam Ali’ye en çok biz benzeriz. Sevginin ölçüsü ne ile ölçülür? Kim daha çok benziyorsa imam Ali’ye, o daha çok seviyor demektir. Bir tane ehl-i sünnet müslümanı gördünüz mü siz, ”ben İmam Ali’yi çok seviyorum ama namaz kılmam.” diyen? Böyle bir şey olabilir mi? Arkadaşı ne diyormuş? ”Arkadaşım, ben aleviyim. Bizde namaz yoktur.” ”Bizde namaz yoktur.” ne demek ya? İmam Ali’nin namazsız olduğunu düşünebiliyor musunuz? Hayal edebiliyor musunuz? ”Hz. Ali namaz kılmaz. Namaz kılmayan bir imam.” Olabilir mi böyle bir şey? Subhan’Allah ”Ve aleykümselam kardeşim, aleviler iki sınıftır. Bir sınıf, tıpkı bizler gibi namaz kılar, oruç tutar, hacca gider.” Böyle aleviler vardır. Bana fetva sorarlar. ”Biz namaz kılarız, oruç tutarız, zekat veririz, hacca gideriz.” Bizim bunlarla bir farkımız var mı? Hiçbir fark yok. Meşrebi alevilik. Babası, anası alevi kalmış adı. Tıpkı bizim meşrebimizin nakşibendilik olduğu gibi, hanefilik olduğu gibi. Alevi. Var mı bizden farkı? Namaz kılıyor, oruç tutuyor, hacca gidiyorsa bizden hiçbir farkı yoktur. ”Bunlarla aramızda hiçbir fark yoktur. Meşreplerinin alevilik olması hiçbir şeyi değiştirmez. Dünya-ahiret din kardeşlerimizdirler. Çünkü Hz. Ali (radiyallahu anh) gibi yaşarlar. Kıyas nedir? -”Sen alevi misin?” – ”Aleviyim.” ”Hz. Ali gibi yaşıyorsan sen benim kardeşimsin. Yok onun gibi yaşamıyorsan kardeşim değilsin, vatandaşımsın.” Şeyhim İsmail Efendi’ye geldi bir kardeşimiz. Dedi ki: ”Efendim bu benim mahallemden komşumdur, alevidir bu kardeş ona ne dersiniz?” Şeyhimiz ne dedi: ”Kardeşim, alevi olabiliyor musun?” ”Efendim” dedi ”ben zaten aleviyim.” ”Hayır kardeşim” dedi. ”Onu sormuyorum. Alevi olabiliyor musun? Yani ”Hz. Ali’yi seviyorum, ben aleviyim” derken Ali gibi yaşayabiliyor musun?” ”Namaz kılmıyorum şeyhim” dedi. Sen alevi değilsin. Sen, alevilik adı arkasına saklanıyorsun ve dinsiz bir yaşam istiyorsun. Takiyye yapıyorsun. Şimdiki fetöcüler gibi Ne diyor? ”Biz müslüman. Biz var müslüman olmak.” Bu nasıl müslümanlık ya? Bu nasıl müslümanlık? İçki serbest, karının başını aç, namaz kılacağın zaman, duvara elini sür yüzüne sür, tamam abdestini aldın. Namazı kılacağın zaman duvara bak, bir noktaya bak, rükû, secde hayal et. Namazını kılmış sayılırsın(!) Dinde var mı bu ya? ”Biz var müslüman olmak.” Böyle bir şey yok kardeşim. İşte bunlar da böyle. Uydurma alevilik olmaz. Alisiz alevilik olmaz. Devam ediyor: ”Bunlar ne kadar aleviyse biz de o kadar aleviyiz. Ancak bir sınıf da vardır ki; namaz kılmaz, ramazan orucu tutmaz, zekat vermez, hacca gitmez. Bunlar İmam Ali’nin isminin arkasına saklanan ama keyfî bir yaşam süren Ali’siz alevilerdir. Dördüncü halifemiz Hz. Ali’ye benzemeyen ve Onun gibi yaşamayanlar din kardeşimiz değil ancak vatandaşımızdırlar. Seçimleri kendilerini bağlar lakin mahşer günü, çok sevdiklerini iddia ettikleri ama benzemeyi reddettikleri o imam ile yüzleşmekten de kaçamayacaklardır.” Şimdi, kimin adını anıyorsun sen? Kime bağlı olduğunu söylüyorsun? İmam Ali. -Allah ondan razı olsun.- Hem onu sevdiğini ve onun yanında olduğunu iddia ediyorsan, hem onun adını kullanıyorsan ve hem de onun gibi yaşamıyorsan ne olur? Mahşer gününe gittiğin zaman İmam Ali senin gırtlağına yapışır. Senin gırtlağına yapışır ve hesap sorar. ”Siz benim adımı kullanmadınız mı?” Tıpkı kim gibi hesap soracak? Hz. İsa’nın Hristiyanların gırtlağına yapışıp hesap soracağı gibi. ”Ben size hayatımda yaşıyorken beni Allah’ın oğlu edinin dedim mi?” Hz. İsa (aleyhisselam) Dünya’da ne kadar Hristiyan varsa, kıyamete kadar gelecek olan ne kadar Hristiyan varsa mahşer günü bize bu sahneyi Allah gösterecek. Hepsinin teker teker gırtlağına yapışacak. Ve diyecek ki ”Ben hayatımda yaşıyorken, benim ağzımdan, ”ben tanrıyım” ya da ”ben Allah’ın oğluyum” diye bir kelime duydunuz mu?” Yok. Bugünkü tahrif edilmiş dört tane incilde bile İsa aleyhisselamın ağzından “ben tanrının oğluyum” kelimesi yoktur. ya da ”ben tanrıyım” kelimesi yoktur. ”Ben tanrıyım.” Yok. Bunlar nereden çıkarttı bunu? ”Biz İsa’nın yolundayız, biz İsa’yı çok seviyoruz.” Sende namaz yok, sende oruç yok, sende zekat yok. İsa aleyhisselamda bunların hepsi vardı. Meryem suresini okumadınız mı? Ne diyor İsa aleyhisselam daha kundaktayken annesinin kucağında: ”Allah, yaşadığım sürece bana namazı ve zekat vermeyi emretti.” İsa aleyhisselam söylüyor ”Yaşadığım sürece bana namazı ve zekatı emretti.” İsa aleyhisselama emredilen, O’nun kavmine emredilmiş olmuyor mu? Oluyor. İmam Ali’ye emredilen namaz, oruç, zekat, hac Onu çok sevdiğini iddia edenlere emredilmiş olmuyor mu? Oluyor. Peki siz neyi yaşıyorsunuz? Burada büyük çelişki var. Burada büyük problem var. Devam ediyorum Hz Ali efendimiz sahib-i tertibtir. Bir günlük namazı kazaya kalmış değildir. ”Hal böyleyken nereye gidiyorsunuz?” ”Fe eyne tezhebun” diyor Kur’an. ”Nereye gidiyorsunuz?” Sahib-i tertib ne demek biliyor musun? Şu anda ülkemizde yüz binde bir kişidir belki sahib-i tertib. Bizim küçük Muhammed de bunlardan bir tanesidir. Buluğ çağına erdiği günden itibaren bir günlük namazı, beş vakit namazı kazaya kalmazsa bir adamın buna sahib-i tertib denir. Peygamberimiz ve sahabisinin dört vakit namazı kazaya kalmıştır. Hendek savaşında. Beşinci vakit kazaya kalmadı. Elhamdulillah Yatsıyı beraber cemaat ile kıldılar. Sonra dört vakti peş peşe kaza ettiler. İmam Ali de bunlardan bir tanesidir. O cemaatin içinde imam Ali de vardı. Allah onların hepsinden razı olsun.(Amin) İmam Ali sahib-i tertib, Onun yolunda olduğunu iddia eden sen, bir vakit namaz kılmıyor, bırak sahib-i tertibi. Tersten sahib-i tertib. Tersten. Namazsızlık sahib-i tertibi. Allah’tan korkun! Kimin adından bahsettiğinizden haberiniz var mı? Bir alevi kardeşim geliyor sohbetlerimize birkaç haftadan beri. Allah’a hamd olsun hayatını çok değiştirdi. Namazında, niyazında… Geçen hafta bana açıldı ”Hocam” dedi ”Hayatımda büyük değişiklikler var elhamdulillah beş vakit namaza başladım. Fakat aile bireylerimden garip tepkiler alıyorum.” Dedim ”kardeşim ne tepkisi alıyorsun?” ”Babam beni namaz kılarken gördü. Odama geçiyorum, kıbleye dönüyorum, seccadeyi seriyorum, namazımı kılıyorum. Babam kapıyı bir açtı bana seslenmek için bir baktı ben namaz kılıyorum. Homurdanmaya başladı.” diyor Namaz kılarken bir adamı, gördüğün zaman ne yaparsın? Susarsın, kapıyı kapatırsın çıkarsın. Babası ne yapıyor? Homurdanmaya başlıyor. Bu ne ya?! Ne yapıyorsun sen burada ya?! Yahu oğlunu içki içerken görmüyorsun mübarek, namaz kılıyor bu adam ya. ”Elhamdulillah” de kapıyı kapat. Elin Almanı bile namaz kılan bir işçi müslümanı gördüğü zaman ne yapıyor? ”Muhammedi Muhammedi” diyor. Kapıyı çekiyor gidiyor. Alman bu. Hristiyan. Muhammediye saygısı var. Namaz kılarken sesini çıkartmıyor. ”Muhammedi” diyor. Kapıyı çekiyor gidiyor. Bizim müslüman alevi oğlunu görüyor namaz kılarken diyor ki: ”Bu ne ya?! Böyle iş olur mu ya?” ”Amcam telefon açtı hocam” – Alo yeğenim İsmail ”Buyur amca” – Namaza başlamışsın. Şimdi İsmail de bekliyor amcam beni tasdik edecek, beni gaza getirecek. ”Evet amca hamd olsun.” – Evladım yanlış yoldasın. Amcanın verdiği tepkiye bakın kardeşler… Bir adam ”namaza başladım” derse siz ona yanlış yoldasın der misiniz ya? Bu adam bu adam ciddi bir gelir kapısı açtı kendisine. Namaz demek her kıldığımız vakitte on binlerce sevap yazılması demek bu tarafa. Şeytanın kendi kendisine intihar etmesi demek. Ölümsüz, intihar acısını hissediyor, kafasını duvarlara vuruyor kendisini bıçaklarla kesiyor acıyı hissediyor ama ölmüyor. Şeytana bu acıyı yaşatıyorsun her namaz vaktinde. Sen, yeğenin böyle bir ibadete başladığı için keyiflenmen lazım gelmez mi? Tam tersi adam diyor ki ”Yanlış yoldasın oğlum.” Subhanallah! Vallahi sen yanlış yoldasın amca. Sen fena bir yanlış yola girmişsin. Tam tersi bu genç kardeşimizi teşvik etmeleri gerekiyor, sevk etmeleri gerekiyor. Askerde bir alevi kardeşimle tanışmıştım. Orada yaptığımız sohbetler vesilesiyle etkilendi. Hayatında ilk defa otuz günlük ramazan orucunu tuttu. Elhamdulillah. Bizden Kur’an’ı Kerim öğrendi. Beş vakit namaza da başladı ama bana şunu devamlı söylüyordu: ‘ ‘Hocam, ben aileme döndüğüm zaman ciddi tepkiler alacağımı biliyorum.” ”Kardeşim” dedim ”İslamiyette cihad ve sabır iki ana şarttır cennet için. Cihad edeceksin ve bunda daim olacaksın. Bunlara sabredemezsen, alacağın tepkilere sabredemezsen, ahirette Allah’tan tepki alırsın.” Kimin tepkisi daha sert olur kardeşler? Sana bu elleri, ayakları, gözleri, kulakları verenin tepkisi mi daha sert olur yoksa geçici olan tepkiler mi daha sert olur? Kaldı ki bir şeyi garanti ederim ailenin sana vereceği tepki beş ay, altı ay en fazla bir sene sonra kanıksayacaklar . ”Tamam bu adam Allah yoluna girdi daha döndüremeyiz.” Çok fazla insanla muhattap olduğum için tespitimi söylüyorum. Bakacaklar ki sende istikrar var, geri adım atacaklar, seni öyle kabul edecekler ama Allah’ın tepkisi böyle değil. Allah öfkelendiği zaman bir kuluna, ateşe atar. Allah’ın gazabı cehennemdir. Cehenneme atar ve o bizim gördüğümüz ateşler gibi değildir Allah hepimizi oradan uzak etsin. (AMİN) Amin.
Tebliğ et!