Müslüman kardeşim bana mesaj yollamış: “Hocam, sohbetlerini seyrettim. Başlangıçta çok tesirliydi, çok güzeldi. Ta ki flört sohbetlerine, kızlarla gezme sohbetlerine gelinceye kadar. Burada aşırıya gitmişsin hocam.” diyor. -Hayırdır kardeşim nasıl aşırıya gitmişim? “Benim iki tane kız arkadaşım var.” Bir tane de değil! Bak iki tane kız arkadaşı var, dokunmuş buna. Bizim okuduğumuz ayetler, hadisler dokunmuş. Kardeşim! Aynaya bak kendini düzelt, aynaya kızma! Ayna doğruyu söyler, ayna yalan söylemez. Şimdi sen aynaya baktın, baktın ki sakallarının bir tarafı bembeyaz olmuş. “Sen ne biçim aynasın, ne utanmaz adamsın ya, benim sakalımda beyaz yok!” deyip aynaya bağırıp çağırsan, küfretsen sana ne derler? Ahmak derler. Ayna yalan söylemez. İslam’ı anlatan hocalar, âlimler ayna gibidirler. Onlar İslam’ı aktarır. Sen o aynaya bakacaksın. Benim ne eksiğim var burada? Neremi düzeltmem lazım? Karar vereceksin. Ama sen diyorsun ki: “Burası, burası, burası doğru, bana dokunmuyor. Ama burası bana dokunuyor, burada hoca yanlış, ayna yanlış burada, ayna yalan söylüyor!” Kardeşler! Bu ayna yalan söylemez. Bu ayna ilk harfinden son harekesine kadar, baştan sona kadar doğru olan bir aynadır. Bir tek ayetini, yahut bir tek kelimesini inkar eden dinden çıkar. Allah bizi korusun. (Amin) Amin. Kardeşim bana böyle söylüyor. İki tane kız arkadaşım var, diyor. Ben hiç zina yapmadım, çok medeni görüşmelerimiz var. Tabi öpüşme, koklaşma oluyor ara sıra. Bunlar zina değil, bunlar medeniyet göstergesi. Öpüşme, koklaşma medeniyet göstergesi bunlar, diyor. Bakın bu sadece bize gelen iki tane sorudan bir tanesi, iki tane kardeşten bir tanesi. Bu biraz afakî olduğu için, bir kız yerine iki tane kızla çıktığı için bu örneği burada anlatıyorum. Kardeş, zina sadece bedenlerin çıplak olması ve zifâf anlamına girmiyor. Zina, “Elin zinası vardır.” diyor Efendimiz Aleyhisselam. Dilin zinası vardır. Şehvetten konuşmak, küfretmek dilin zinasıdır. Elin zinası; temas etmektir, yabancı kadına dokunmaktır. Gözün zinası, yabancı kadına bakmaktır. Kulağın zinası; işitmektir, şehveti işitmek. Adam, hanımı ile girdiği ilişkiyi dükkanda, iş ortamında anlatıyor. Kahkahalar eşiliğinde… Bu adam aşağılık bir adam! Şimdi sen de orada ona gaz veriyorsun. “Yapma ya, ne büyük adamsın ya!” Sen de aşağılık bir adamsın. O adam ahmak bir adam, aşağılık bir adam. Helali ile yaptığı cimâyı anlatıyor. Ama sen de ona gaz veriyorsun ve bu muhabbetin devam etmesini istiyorsun. Sen de en az onun kadar aşağılık bir adamsın. Sen ne yapacaksın? Ya bu muhabbeti kes ya da ben gidiyorum. Bu caiz değildir, bu rezalettir! Hemen Efendimiz Aleyhisselam’ın hadisini yüzüne yapıştıracaksın! “Mahşer günü en rezil olanınız, eşi ile girdiği ilişkiyi insanlara anlatanınızdır.” Diyeceksin bunu, söyleyeceksin, ikaz edeceksin Müslüman. Sen ne işe yararsın? Kardeşim de bana mesaj yollamış. “Ben her hafta iki tane kızla buluşuyorum. İkisi de birbirinden haberdar.” Çarpık ilişkiye bak, Dallas gibi ya! “İkisi de birbirinden haberdar. Ben her hafta ikisiyle buluşuyorum. Gayet medeni bir şekilde yiyoruz, içiyoruz, sinemaya gidiyoruz. Zina yapmadım, ben namusuma düşkünüm hocam.” diyor. Sübhânallâh! Sübhânallâh! Bu cehalettir. Cehalet o kadar büyük bir nispete gitmiş ki ayeti, hadisi inkâr ediyor. Dedim ki: “Sen kardeşim; haramdan sakındığını söylüyorsun, namusuna düşkün olduğunu söylüyorsun. Ben anlıyorum ki sen Müslümansın.” Müslüman demek ayet ve hadisleri inkâr etmeyen demektir. Şimdi ben sana konuyla alakalı bazı ayet ve hadisler göndereceğim. İman ettin mi etmedin mi bana söyle. Ayetleri ve hadisleri gönderince cevap gelmiyor. Adamın yaşı olmuş yirmi beş. Yirmi beş yaşına kadar hiçbir sohbet meclisinde bulunmamış, bu ayet ve hadisleri işitmemiş. Ve etrafındaki arkadaşları, dostları demişler ki: “Zina yapmadıkça yani yatağa düşmedikçe her kızla gezmek serbest.” Fetva bu (!) Böyle değil kardeşim, böyle değil! Allah gayurdur. Allah’tan daha kıskanç kimse yoktur. Nikahımız düşen bir kadına elimizi uzattığımız anda Allah bizi kıskanır.
Tebliğ et!