İnsan bedeninden çıkan o meni ile beraber o birkaç damlalık atımlık suyla beraber milyonlarca hücre milyonlarca canlı hücre insan bedeninden dışarıya çıkmış oluyor. Bunu kim yaratıyor? Allah teala hazretleri bu ayetle bunu sahipleniyor. Hiç bir ateistin hiç bir deistin yahutta geçmişteki çakma tanrıların meniyi sahiplendiğini duydunuz mu? Nutfeyi, o yapışkan suyu sahiplendiğini duydunuz mu? Mesela Zeus’un ağzından şöyle bir şey duydunuz mu? Meniyi ben yarattım. Erkekten ve kadından fışkıran, şehvetle fışkıran suyu ben yarattım. Jüpiter tanrısı, Uranüs tanrısı, Neptün tanrısı. Bunlar çakma tanrılardır.Tarihin gördüğü binlerce tanrıdan bazıları… Hiç birisinin ağzından duydunuz mu bunu? İnsanların oluşumuna sebebiyet veren o su var ya o yapışkan suyu ben yarattım diyen bir tane çakma tanrı yok. Kim sahipleniyor bunu? Bu kitapta sadece Allah Teala sahipleniyor. Ne peygamberler sahiplenebiliyor, ne alimler sahiplenebiliyor, ne hiçbir insan sahiplenebiliyor. Ne de yapabiliyor. Bakın, şu anda dünyanın gelişmiş diye nitelenen yerlerinde tekniği çok ilerlemiş yerlerinde birçok şey üretiliyor. Sanal çekirdekler, meyve çekirdekleri üretilebiliyor. Benzeri yapılmaya çalışılabiliyor ve kısmen görünüş olarak elma çıkabiliyor, armut çıkabiliyor. Ama ısırdığı zaman anlıyorsun ki, organik değil, sahte… Bugünkü hastalığın en büyük sebebi ne? Organik besinlerden uzaklaşma. İnsanların yaptığı hormonik besinlerle beslenme. Kanserin artmasının en büyük sebebini bilim adamları böyle anlatıyor. Bakın, bu gibi şeyleri insanlar teknikleriyle yapabiliyorlar. İnsanlar şuanda bir şey yapamıyorlar. Nedir o? Bir: Kan yapamıyorlar. Ne diyor tıp ilminde ilerlemiş insanlar? Kanı üretemiyoruz. Kanı ortaya çıkartan, oluşturan bütün detaylar, bütün bilgiler elimizde mevcut. Ayrı ayrı 10-15 tane madde, o sıvı maddeleri biliyoruz, bunlar bilgimiz dahilinde birleştiriyoruz ama kanı inşa edemiyoruz. Bir insan yaralandığı zaman, vücudundaki kanın yarısını boşalttığı zaman o kaza ile beraber ona ek kan yükleyemiyoruz. Bir elma ağacı çekirdeği yaptığımız gibi kanı üretemiyoruz diyorlar. Bundan dolayı kanı üretebilen tek makine insan bedenidir diyorlar. Bunu itiraf etmekten çekinmiyorlar. Tamam… Sen birçok makine yaptın. iPhone yaptın, Xbox yaptın, Playstation yaptın, bilgisayarı yaptın. Birçok makine yaptın. Şu insan makinesini de bir yap ta görelim ateist. Yap da görelim! Bırak insan makinesini, o kanı üreten rafineriyi bırak, kanı bile yapamıyor. Yapamadığı bir şey daha nedir? Canlı tohumları yapamıyor. Yani nutfeyi, meniyi yapamıyor. Avrupa’nın birçok yerinde, gelişmiş diye nitelendirilen ülkelerde, şu anda sperm bankaları var. Sperm bankaları… Bizim ülkemizde yok elhamdülillah. Bir ara yeltendiler. Sperm bankası kuralım diye. İslamiyete uymadığı için hamdolsun Diyanet’ten de ehli insaf, ehli ihlas insanlar tepki verdiği için vazgeçtiler. Sperm bankası neden caiz değildir? Çünkü İslamiyette bir kadının çocuk doğurabilmesi için bir erkekle nikahlı olması gerekiyor. Ama sperm bankasının olduğu bir yerde bir kadın, kocası yoksa evlenmekte istemiyorsa, Bir kocadan bir erkekten emir almak istemiyorsa… Günümüzde, bazı entel geçinen kadınlar erkek düşmanları bunlara feminist mi deniyor? Artık ne deniyorsa, erkek düşmanları… Bunlar erkeklerle yan yana gelmeye tahammül edemiyor. Ben bir erkekle hayatımı devam ettirmek istemiyorum ama çocuk sahibi de olmak istiyorum. Çocuk sahibi olmak istiyorum. Nasıl olacak bu iş? Evlenmekten kaçınıyor. Sperm bankasına gidiyor, Avrupa’ya… Ve kendini hiç tanımadığı bir erkeğin dondurulmuş spermleriyle dölletiyor. Ve o kadının bir çocuğu oluyor. İslama göre bu çocuğun hükmü nedir? Gayrimeşru çocuktur. Mirastan payı yoktur. Bundan dolayı İslam diyor ki: Çocuk sahibi olacak mısın? Evlatlık edinemezsin. Tanımadığın yerlerden sperm mperm alamazsın. Bir erkeğin kahrını çekmek zorundasın. Erkek! Sen de çocuk istiyor musun? İstiyorsun. Geçici nikahlarla bu işi yapamazsın. Taşıyıcı anne tutamazsın. Bir kadının kahrını hayatın boyunca çekmek zorundasın. Evleneceksin… Allah, bütün İslam’ın kaidelerine baktığımızda erkek ve kadını her şekilde birbirine mecbur kılıyor. Bizi evlenmek için adeta zorluyor. Adeta zorluyor. Şehvetimizi sınırlaması, insanın kendi kendini tatmin etmesini yasaklaması, devamlı bizi kadına teşvik etmesi… Evleneceksin, masraf yapacaksın, yükün altına gireceksin. Ve bir hanımla nikahlanacaksın demesi…. Bunların tamamı, Allah’ın bizi zorlamasıdır. Nikaha zorlamasıdır.
Tebliğ et!