Şimdi, Mevla Teâlâ Hazretleri Ahzâb Suresi’nde bir meseleden bahsediyor. Diyor ki: “Mâ cealallâhu li raculin min kalbeyni fî cevfihî…” (Ahzâb, 4) Allah hiçbir erkeğin içine iki tane kalp koymamıştır. Bakın! Mevla Teâlâ birçok farklı ayette, hiçbir sinede iki tane kalp yaratmamıştır tabirini kullanıyor. Ama Allah, bu ayeti kerimede: “Hiçbir erkeğin içine iki tane kalp koymamıştır.” diyor. Neden burada erkek tabirini kullanıyor? Halbuki ayetin geri kalanı zıhâr ile alakalıdır, kadınlarla alakalıdır. Kadınlardan bahsediyor ama bu ayetin başında erkek tabirini kullanıyor. Ve erkeğin bedenin içinde iki tane kalp olmadığını söylüyor. Neden? Kadını burada dışlıyor, kadını olayın dışında tutuyor. Kardeşler, erkek hamile kalabilir mi? Kalamaz. Kadın hamile kalır mı? Soy kadından devam eder. Erkekle cima eder ama hamile kalan erkek değildir, kadındır. Kadın hamile kaldığı zaman bedeninde bir olan kalp sayısı kaç olur? İki olur. Allah Teâla’nın bu ayeti kerimede, hiçbir insanda dememesinin sebebi… Raculin diyor, Mâ cealallâhu li raculin (hiçbir erkekte) Demesinin sebebi ne? Erkek hamile kalmaz. Erkeğin bedeninde iki tane kalp olmaz. Ama kadın hamile kaldığı anda -bir, kendi kalbi; iki, karnındaki bebeğin kalbi olmak üzere- iki tane kalbi olur. Bu Allah’ın Kur’an’da kullandığı ince dilin bir misalidir, bir örneğidir. Allah Teâlâ Hazretleri kadını çok latif yaratmıştır. Çok hassas, çok ince, çok özel yaratmıştır. Çok kırılgandır. Efendimiz Aleyhisselam bunu nasıl anlatıyor? “Allah, Havva’yı Adem’in kaburga kemiğinden yaratmıştır. O kemik eğridir.” Bakın, tabire bakın! O kemik eğridir. Düzeltmeye kalkmayın kırarsınız. Birçok erkek, hanımında beğenmediği birçok huyu yüzüne vuruyor. Beğenmediğimiz huyları olacak mı hocam? Kesinlikle olacak. Yirmi yaşına gelinceye kadar başka bir evde yaşamış bir kadın… Başka adetler, başka gelenekler, başka bir rutin. Yirmi yaşına gelinceye kadar başka bir evde yaşamış erkek… Farklı bir yaşam tarzı. Ortak nokta çok ama ortak olmayan nokta çok daha fazla. Bu ikisi beraber bir eve giriyor ve hayatlarının geri kalanını beraber götürmeye çalışıyorlar. Anlaşamadıkları noktalar olacak mı? Kesinlikle olacak. Ve bu noktalardan bazıları ölünceye kadar da devam edecek. Şimdi, hanımınızda beğenmediğiniz huylarınız olacak mı? Karşı tarafın beğenmediğiniz huyları olacak mı? Olacak. Ben mükemmeli arıyorum hocam, bir tane bile beğenmediğim huyu varsa ben evlenmem! Çok beklersin. Hayatının sonuna kadar bekâr yaşarsın. Böyle bir hayat yok. Aynı şeyler kadınlar için de geçerlidir. Kadın da erkekte beğenmediği birçok şey görecektir. Ama biz sabır edeceğiz. Çünkü beğenmediğimiz şeylerin olduğu yer bu dünyadır. Ahirette aynı kadınla evli kalacağız. Ahirette hanımımızda beğenmediğimiz ne kadar huy varsa Allah hepsini tertemiz yapacak. Orada birbirimizde beğenmediğimiz şeyler olmayacak. Huyların tamamı yok edilecek. Karadenizli… Hanımı diyor ki kocasına: “Öldükten sonra ben senle cennete gelmem. Ben ayrı bir yerde yaşarım. Ben cennete gidersem, Allah izin verirse senin bulunduğun yere gelmem.” diyor. Bu cehalet örneğidir. İslamiyet’te kadınla koca evli olarak ölmüşlerse ve kadın başka birisi ile evlenmemiş ise muhakkak o koca ile birlikte cennete gidecektir. Eğer terazide sevapları fazla gelirse. Ama hocam ben bu adamdan bıktım. Kadınların şu anda, kadınlar arasında yaptığı muhabbetlerden bir tanesi ne? Yine örtüyü kaldırıyorlar. Ben bu adamdan bıktım, cennete gitsem ben bunun yüzüne bakmam! Kocalarını güya diğer kadınların yanında aşağılıyorlar. Ablacım, kocanda beğenmediğinin kaç tane huy var? Yirmi tane mi? Bu yirmi huyun tamamı cennette tertemiz olacak. Onda beğenmediğin hiçbir şey olmayacak. Çünkü cennet öyle bir yerdir ki sevmediğimiz, beğenmediğimiz hiçbir şeyin olmadığı bir yer burası. Allah böyle yaratmış. Şu hâlde, sen insanlara kocanın kötü ahlaklarını söyleme. Rasulullah Aleyhisselam’ın bir hadisi ile bunu yakınlaştırayım. “Hanımınızın beğenmediğiniz ahlaklarını yüzüne vurmayın. Çünkü her ne kadar beğenmediğiniz huyları olsa da beğendiğiniz huyları bunlardan daha fazladır.” İnsaflıca düşünelim kardeşler. Allah aşkına evli kardeşlere sesleniyorum! Bekârlar, inşallah en yakın zamanda evlenecekler. İnsaflıca düşünün, hepimizin hanımı var. Beğenmediğiniz huyları var mı? Var. Ama bir teraziye koyun. Bu benim hanımımda beğendiklerim mi daha fazla beğenmediklerim mi? Vallahi biraz vicdanınız varsa beğendiğiniz üç misli, dört mislidir beğenmediğiniz huylardan. Kesinlikle böyledir. Standart budur. Şu hâlde nankörlük yapmanın âlemi yoktur. O beğenmediğin huyları da yumuşak bir şekilde ikaz edeceksin. Bunu böyle yapsan daha iyi olur hatun. Ben bundan rahatsız oluyorum. İçinde biriktirme! Biriktirdikçe kine dönüşüyor. Kine dönüştüğü zaman ne oluyor? Kalp kirleniyor. Kalp kirlendiği zaman ne oluyor? Öfke, düşmanlık, kavgalar, seslerin yükseltilmesi… Mesafeler açılıyor ondan sonra kilit kelime çıkıyor. “Seni boşadım!” Bu kelime çıktığı anda geri dönüşün olmuyor.
Tebliğ et!