Bismillâh. Elhamdülillah. Vessalatu vesselamu alâ Resûlillah. Genç kardeşim, delikanlım, genç kızım.. Onüçüncü nasihatimdir sana.. Bekarken ve inşallah bir gün evlenince, evliliği ciddiye al! İbadet olarak gör. Kudüs, Mescid-i Aksa konusunda ne kadar şaka yapabiliyorsan, evlilikle ilgili de o kadar şaka yap. Bu kainatta birey olarak senin evlilik gibi büyük bir sosyal imtihanın olmayacak. Onun için bekarken evlilik şakaları yapma! Evlenince hiç yapma! Neden? Evliliği sana emreden Allah, namazı emreden Allah’tır. Namazda nasıl ciddiysen, evlilikte de ciddi olacaksın. Oluşumunda, sürdürülmesinde.. Hani bekara karı boşamak kolay diye atasözü var ya; o bile doğru değil. Çünkü bekar da namus, iffet, evlilik konusunu ciddi görür. Bekarken ciddi görmeyen, evliyken nasıl ciddi görecek. Sabah namazına kalkmak nasıl zor, yaz günü yorgunken yatsıyı beklemek nasıl zor, okulda imtihandan Cumaya yetişmek nasıl zor, evlilik de kolay değil. Evlilikten ürküp kaçmayacaksın! Ama evlilik şakası yapılabilir bir şey değil. Bekarken de unutma! Mesela sana arkadaşın filanca adayla evlenir misin diye teklif ediyor; bu arada da espri üstüne espriler patlatıyor, onun teklifini inceleme. İncelemeye bile alma! Neden? Çünkü o bir defa o bakış tarzıyla evliliği bilmeyen biridir. Seni tuzağa çekiyor olabilir, bilmeden de olsa.. Evet onüçüncü sözümü unutmuyorsun! Bekarken de, evliyken de, Mescid-i Aksa’ya baktığın gibi evliliğe bak. Velhamdülillahi Rabbi’l-âlemin.
Tebliğ et!