Günümüzde bazı ateistlerin müslümanım diyen birtakım insanlardan daha fazla iyilik yaptığını görüyoruz. Buna rağmen yinede ebedi cehenneme mi gidecekler? Gerçekten güzel bir soru. Hatta gelin soruyu biraz daha açalım. Şimdi bir ateist düşünelim. Çalışkan, yardımsever, cömert, merhametli, kimseye zararı olmuyor ve insanlarla çok iyi geçiniyor. Hatta çevresinde dünyanın en iyi insanı olarak biliniyor. Ama sadece Allah (cc) yok dedi diye ebedi cehenneme mi gidecek? Adaletsizlik gibi görünüyor değil mi? Gelin meseleyi örneklendirelim şimdi. Bizim Bahattin üniversiteden mezun oldu ve diplomasını aldı. İş başvurusu için gereken tüm evrakları topladı ve kabul edildi. Sabah sekizde işe geliyor, akşam beşte paydosediyor. Bir de Muhittin var. O da üniversite mezunu. Ancak iş başvurusunu yapmadan, hiçbir evrak ve belge göstermeden Bahattin’in işyerine geliyor, hatta Bahattin’den daha erken geliyor ve daha geç çıkıyor. Bahattin’den daha fazla çalışıyor. Ortalığı temizliyor, yemek yapıyor, kahve yapıyor, insanlara çok iyi davranıyor vesaire… Şimdi soru : Ay sonu geldiğinde Bahattin maaş alırken Muhittin alabilecek mi? Elbette alamayacak. Çünkü o başvuru yapmamıştı. Kayıtlı değildi. Kimin adına çalıştı? O vesikası, belgesi nerede? İşte aynen bunun gibi İnsanın yaptığı iyilikler Allah (cc) namına değilse bir kıymet ifade etmiyor. Halbuki samimi bir ihlas ile yapacağı ufacık bir iyilik milyonlar kıymeti kazanabiliyor. Yoksa isterse dünyanın en iyi insanı olsun. E zaten adı üzerinde ,dikkat edin, dünyanın en iyi insanı olarak kalacak. Ha, eğer müslüman olduğunu iddia eden kişi hiçbir şekilde islamın emrettiği şekilde yaşamıyor ve bütün haramlara çok rahat bir şekilde giriyor, pişman olmuyor ve tövbe etmiyorsa ve içten içe Cenab-ı Hakk’a karşı geliyorsa e zaten bu ne kadar müslüman oluyor? Hatta ileri boyutu münafık olma ihtimali bile büyük. Zaten münafığında cezası kafirinkinden daha şiddetli oluyor. O yüzden bu konuda şahıslara değilde islamın emirlerine göre bakmamız gerekiyor. Peki bu iyilik yapan ateistlere hiç mi merhamet edilmeyecek? Necm suresinde Cenab-ı Hakk şöyle diyor : “İnsana ancak çalıştığının karşılığı vardır.” Ve Zilzal suresinde ise “Kim zerre kadar hayır işlerse karşılığını, kim zerre kadar şer işlerse karşılığını görür.” Diye buyruluyor. Bu ayetlerde inanan veya inanmayan, hıristiyan, kafir, müslüman diye ayrım yok. O yüzden müslüman olsa dahi kötülüklerin karşılığını alacaktır. İnanmayan kişide yaptığı iyiliklerin karşılığını elbette alacaktır. Belkide ahirette, iman etmediği için, çoğu iyiliğin karşılığını burada alacaktır. Ahirette olsa olsa belki azabı hafifler. Ama asıl yurdu ebedi cehennem oluyor. Çünkü Allah (cc) her günahı bağışlıyor, ama küfür ve şirki ve onun üzerine ölenleri asla! Şirk öyle bir cürümdür ki her bir mahlukun hakkına ve şerefine ve haysiyetine bir tecavüzdür. Ancak onu cehennem temizler diye Üstad Hazretleri buyuruyor. Aslında sözüde burada herşeyi açıklıyor manada. Bunu şöyle bir örnekle de açıklayabiliriz aslında. Bursa’nın her tarafına bombaların kurulduğunu düşünelim ve tüm bu bombalar tek bir tuşa bağlı olsun. Arkadaşımızda bu tuşa bassa ve tüm Bursa havaya uçsa ve sonra onu yakalasalar. Sonra hakimin karşısına çıktığında : Ben ne yaptım hakim bey? Küçücük bir tuşa dokundum diye bana bu cezayı neden veriyorsunuz? Tuşa dokunmak suç mu? dese ne kadar manasız olur. Çünkü ufacık bir fiiliyatın neticesinde çıkan, ortaya çıkan o tahribat zaten gözler önünde. İşte Allah’ı (cc) inkar eden adam da aynen bunu gibi. Allah, hesabına çalışan bütün kainatı kendine davacı yapıyor. O küçük zannettiği inkar ile bütün mevcudatın hakimini yalanlayarak mevcudat, varlıklar adedince küfre giriyor. Bu kişi ^^haşa^^ Allah (cc) yok diyerek yüksek makamlarda bulunan tüm mevcudadı değersiz duruma düşürüyor. Ali makamlardan tenzil ediyor. Sanatkarını inkar ederek kör tesadüfe, tabiata havale edip kendi kendine oldu diyecek kadar büyük bir cehaletin içine giriyor. Ve en sonunda da karşılığı ebedi bir hapis oluyor. Şimdi bu inkar etmenin karşılığında bu verilen cezanın, bu cehennemin, adalet olduğunu bakın nasıl anlayacağız. Sual : Kısa bir zamandaki küfre mukabil yani Allah’ı (cc) inkar etmeye mukabil hadsiz bir zaman cehennemde hapis nasıl adalet olur? Çok güzel bir soru aslında. Yani adamın Allah’ı (cc) inkar etmesi, Allah (cc) yok dedi diye ebedi cehennem nasıl adalet? El cevap! Dikkat edin arkadaşlar. Sene 365 gün hesabıyla bir dakika cinayet 7 milyon 884 bin dakika hapis iktizası, onu gerektirmesi Kanun, adalet iken; bir dakika küfür ,bir dakika küfür, yani Allah’ı (cc) inkar ederek yaşamak bin cinayet hükmünde olduğundan yirmi sene ömrünü küfür ile geçiren ve küfürle ölen bir adam kanun-ı adalet ile ,dünyevi olarak hesapla şimdi, 57 trilyon 201 milyar 200 milyon sene beşerin kanun-ı adaleti ile hapse müstehak oluyor. Bu dünyevi bir ceza şeklinde böyle görünüyor. Yani o adaletle değerlendirdiğimiz zaman. Elbette …fiha ebeda… yani orada ebedi olarak kalacaklardır diye nisa suresinde Cenab-ı Hakk’ın buyurması adalet-i ilahi ile o vech-i muvafakati yani oraya uygun olduğunu bundan anlayabiliyoruz. Arkadaşlar, buradaki rakam hesaplamaları tamamen aklı teskin ve akla meseleyi yaklaştırmak içindir. Yoksa rakamlarla ebediyet ifade edilmez. Yani küçük (!) bir cinayet bu kadar cezayı gerektiriyor ise külli bir cinayet olan küfür de sonsuz ve külli bir azabı elbette iktiza eder demektir. Yoksa rakamlarla cehennemin ebediyeti izah edilmiyor. Sadece akla bir pencere açmaya çalışıyoruz burada. İşte küfür üzerine ölen bir kafirin ebedi bir ömür yaşayacak olsada o gayri mütenahi yani nihayetsiz ömrünü herhalde küfür ile geçireceği şüphesizdir. Çünkü kafirin cevher-i ruhu dediğimiz yani ruh cevheri bozulmuştur. Bu itibarla o bozulmuş olan kalbin nihayetsiz bir cinayete istidadı vardır. Bundan dolayı ebedi cezasıda adalete zıt değildir. Çünkü Bu dünyada o kafire ebedi bir hayat verilseydi küfrüde ebedi olacaktı. Öyleyse kafirin Ebedi ile cezalandırılması aynen adalettir. Çünkü kafir kendi iradesi ile kalp yuvasını öyle bir bozup kokuşturmuşturki ebedi bir şekilde imana kabiliyeti kalmamıştır. E şimdi, nasılki beşer mahkemelerinde suç küçücük (!) olduğu halde müebbet yani ebedi ceza makul görünüyor. Aynı şekilde külli bir küfür cinayetinin ebedi bir ceza ile cezalandırılması da gayet makul ve adildir. Günümüzde birkaç kişiyi öldüren canilere müebbet ceza veriliyor. Hatta bazen birkaç müebbet ceza da verildiği oluyor. Müebbet demek sonsuz demektir. Demektir ki o caninin ömrü ebedi olsaydı Yine cezası ebedi olacaktı. Yani sonsuz ceza kavramı insanın hukuk sisteminde böyleyken küfür sebebiyle Allah’ı (cc) inkar etmekle hadde hesaba gelmeyen cinayetleri işleyen bir kafire de sonsuz bir ceza verilmesi neden adaletsizlik sayılsın? Sor kendine. Evet arkadaşlar eğer videomuzu beğendiyseniz beğen butonuna basmayı unutmayın abone olup başkalarının da istifade etmesi için paylaşmanızı rica ediyoruz. Bu arada şu videoyu da izlerseniz, onun da hakkında yorumlar yaparsanız seviniriz. Teşekkür ederim. Allah’a (cc) emanet.
Tebliğ et!